Basra fethi sırasında bir ara komutan Sariye düşmanlar tarafından bir dağın etrafında sıkıştırılmıştır. Tam o esnada Hz. Ömer(r.a.) Medine’de cuma hutbesi vermektedir. Her yerden sıkışan Sariye artık çok yorulmuştur. Düşmanlar tam arkadan atak yapacakken hutbede bulunan Hz. Ömer’in(r.a.) iklimi değişmiş ve bir anda “Sariye, el- cebel, el- cebel!” diye bağırmaya başlamıştır. Sariye dağın arkasından, binlerce kilometre öteden gelen sesi işitmiş, sırtını kızgın dağa dayayarak düşmanın ablukasını yok etmiş ve cihadı kazanmıştır. Medine’ye geldiğinde onu tebriğe gelenlere ise “Ne diye beni tebrik ediyorsunuz? Ömer(r.a.), ‘Sariye el-cebel, el-cebel!’ diye bağırmasa ben bu savaşı kazanabilir miydim? ” demiştir. (Taberî, IV, 179; İbnü’l-Esîr, II, 381)
Cemaat Olmanın Önemi
Cemaat Olmanın Önemi Efendimiz(s.a.v.) meclislerle ilgili bir hadisinde şöyle buyuruyor: “Allah’ın(c.c.) yeryüzüne gönderdiği seyyah melekleri vardır. Bir meclis bulunca birbirlerine haber verirler: “Gelin falanca yerde